ilaç reçetesi

Kullanım örnekleri

ilaç reçetesi
drug prescription
icon arrow

drug

Phonetic: "/dɹʌɡ/"

Part Of Speech: noun


Definition: A substance used to treat an illness, relieve a symptom, or modify a chemical process in the body for a specific purpose.

Example: Aspirin is a drug that reduces pain, acts against inflammation and lowers body temperature.


Definition: A psychoactive substance, especially one which is illegal and addictive, ingested for recreational use, such as cocaine.


Definition: Anything, such as a substance, emotion or action, to which one is addicted.

Example: 2010, Kesha Rose Sebert (Ke$ha), with Pebe Sebert and Joshua Coleman (Ammo), Your Love is My Drug


Definition: Any commodity that lies on hand, or is not salable; an article of slow sale, or in no demand.

icon arrow

drug

Phonetic: "/dɹʌɡ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To administer intoxicating drugs to, generally without the recipient's knowledge or consent.

Example: She suddenly felt strange, and only then realized she'd been drugged.


Definition: To add intoxicating drugs to with the intention of drugging someone.

Example: She suddenly felt strange. She realized her drink must have been drugged.


Definition: To prescribe or administer drugs or medicines.

icon arrow

prescription

Phonetic: "/pɝˈskɹɪpʃən/"

Part Of Speech: noun


Definition: The act of prescribing a rule, law, etc..

Example: "Jurisdiction to prescribe" is a state's authority to make its laws applicable to certain persons or activities. -- Richard G. Alexander, Iran and Libya Sanctions Act of 1996: Congress exceeds its jurisdiction to prescribe law. Washington and Lee Law Review, 1997.


Definition: Also called extinctive prescription or liberative prescription. A time period within which a right must be exercised, otherwise it will be extinguished.


Definition: Also called acquisitive prescription. A time period after which a person who has, in the role of an owner, uninterruptedly, peacefully, and publicly possessed another's property acquires the property. The described process is known as acquisition by prescription and adverse possession.


Definition: A written order, as by a physician or nurse practitioner, for the administration of a medicine or other intervention. See also scrip.

Example: The surgeon wrote a prescription for a pain killer and physical therapy.


Definition: The prescription medicine or intervention so prescribed.

Example: The pharmacist gave her a bottle containing her prescription.


Definition: The formal description of the lens geometry needed for spectacles, etc..

Example: The optician followed the optometrist's prescription for her new eyeglasses.


Definition: The act or practice of laying down norms of language usage, as opposed to description, i.e. recording and describing actual usage.


Definition: An instance of a prescriptive pronouncement.


Definition: A plan or procedure to obtain a given end result; a recipe.


Definition: Circumscription; restraint; limitation.

icon arrow

prescription

Phonetic: "/pɝˈskɹɪpʃən/"

Part Of Speech: adjective


Definition: (of a drug, etc.) only available with a physician or nurse practitioner's written prescription

Example: Many powerful pain killers are prescription drugs in the U.S.

İngilizce Türkçe Cümle Çevirmeni

Sözlüğümüz size İngilizce ve Türkçe terimleri arayabileceğiniz geniş bir kütüphane sunmaktadır. Örnekler ve ayrıştırma ile mesleğe, jargona ve yaygın ifadelere göre kelimeleri arayabilirsiniz. Uygulamalarımızı iPhone, Android, iPad, Windows 10/11 ve macOS için kullanabilirsiniz. Çevrimiçi İngilizce - Türkçe çevirmenimizde, kategoriye ve farklı telaffuzlara göre 2 milyondan fazla kelimeyi arayabilirsiniz.

Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!Çevirinin anadilde gerçek anlamda ses çıkarabilmesi için dilsel doğruluğun yanı sıra kültürel özellikler ve bilginin de sağlanması esastır. Bu yüzden dilin nüanslarını bilen İngiltere'den tercümanlarla çalışıyoruz. Türkçe ve İngilizce tercümanlarımız, çeviride hiçbir şeyin kaybolmamasını sağlamak için sorularınızı yanıtlamak ve açıklamalar sağlamak için her zaman hazırdır. Tercümanımızın rekor sürede doğru çeviriler sunabilmesinden ve bunun hızlı, güvenli ve tamamen ücretsiz olmasından gurur duyuyoruz! Kullanıcılarımızı önemsiyoruz.Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.